İslam mâlâyâni dediğimiz dünyaya ve ahirete faydası olmayan işlerle vakit öldürmeyi men eder. Allah Teâla şöyle buyurmuştur: “Onlar (mü’minler) ki, faydasız işlerden ve boş sözlerden yüz çevirirler. “ (23/Mü’minûn 3)
Ancak Peygamberimiz (s.a.s.)’in tavla ve satranç oyunlarını ismen (الشَطْرَنْج، النرد) zikrederek yasakladığına dair birçok hadis-i şerif varid olmuştur. İmam Muhammed (r.h.) el-Muvatta’ında: “Her kim tavla oynarsa Allah’a ve Rasûlüne asi olmuştur” hadisini rivayet ettikten sonra: “Tavla, satranç vb. oyunların hiçbirini oynamakta hayır yoktur” demiştir. (el-Muvatta, 405)
Tavla, satranç vb. oyunlar üzerine bahis oynamanın haram olduğunda âlimler ittifak etmişlerdir. Bunun dışında dört mezhep imamı ve cumhurun -kumar olmasa bile- tavla oynamayı haram kabul ettikleri nakledilmiştir. (el-Kandehlevî, Evcezü’l-Mesalik, XVII/152) Ancak selef-i salihinden bazı âlimlerin kumara konu olmaksızın satranç oynamayı tavladan ayrı mülahaza ederek “ruhsat” verdiği de nakledilmiştir. (Bkz: İbn Abdi’l-ber, et-Temhîd, VIII/280).
Buna göre tavla oynamak her halükârda haram kabul edilmiştir. Satrancın ise herhangi bir bahse konu edilmeksizin oynanmasına “ruhsat” veren alimler olmakla birlikte bu da kerahetten hali değildir.